Sosyal medyaya adım atışımız üstünden geçen vaktin ardından değişik bir konuya değinmek istedik: Sosyal Medya Matematiği! Eh, bunun da mı matematiği varmış diye düşünmeyin; çünkü işin aslı sizin bu yazıyı okuyor ve gönderilerimizi görüyor olmanızın sebebinde işte tam bu var. Hazırsanız başlayalım!
Mesela kulaktan kulağa oynadığımız eski normal günlerinden birini düşünelim. Bir yanımızdakinden duyduğumuzu diğer taraftakine söyleriz, oyunun mantığı budur. En baştaki cümle ne kadar değişirse değişsin, ki zaten konumuz bu değil, o cümleden birer birer haberdar olunur. İşte bu aritmetik artıştır. Bizim de ilk başta durumumuz bir kulaktan kulağa oyununa benziyordu: Gazetemizi birebir tanıtıp teker teker artışı sağlıyorduk.
Fakat sosyal medya fenomeni olan hesaplara baktığımızda milyonlarca takipçisi olan kişiler ve kuruluşlar var. Doğrusu, kimse Cristiano Ronaldo’nun onu takip eden 227 milyon kişiyi de tanımasına olasılık vermiyordur, değil mi? Oysa en çok takipçisi olan kişi hesabının sahibi kendisi. Peki bu nasıl oluyor?
İşte burada geometrik artış, çan eğrisi ve başka sosyal medya parametreleri devreye giriyor. Sırasıyla bunları ele alıp bizim kanıksadığımız bu ‘popüler olma’ durumunun matematiğine bir göz atalım.
Geometrik artıştan başlayacak
olursak, bu kavramı COVID-19
istatistiklerinde duymuş olmanız çok
muhtemel. Yandaki şekilde de gördüğünüz gibi başta geometrik artış ile aritmetik artış birbirine denk olsa da sonradan aralarında bir uçurum oluyor. Kulaktan kulağa örneğinden devam edecek olursak bu oyuna yeni bir kural getirildiğini düşünün: Sizden önceki kişi sayısı kadar kişiye duyduğunuzu söyleyeceksiniz. Bir anda artar sayı değil mi? Bunu sosyal medya ile şöyle bağdaştırabiliriz: Elbette şimdiye kadar hepimiz arkadaşlarımızdan bazı şeyleri takip etme tavsiyesi almışızdır. Bir kişinin her takipçisi yalnızca bir kişiyi bile ikna etse sayı bir anda katlanarak artar. Bu durumu sağlamanın en büyük yolu ise başarılı bir medya yönetimidir. Eğer amacınıza uygun davranıyorsanız daha çok tavsiye edilip grafikteki gibi katlanarak artan bir kitleye sahip olursunuz.
Çan eğrisi de son zamanlarda aşina olduğumuz bir kavram. Bir çan eğrisi grafiğine sahip olmaz aslında pek de istenilmeyen bir durumdur çünkü geometrik artıştaki gibi bir tırmanışın ardından gelen plato ya da düşüşün grafiğidir çan eğrisi. Örnekteki grafiğin bir hesabın popülaritesi hakkında olduğunu düşünelim. Giderek tırmanan eğri tepe noktasını gördükten sonra hızlı bir inişe geçer. Bunun nedeni pek çok şey olabilir; ilgisizlik, tekrara düşme, artık odak noktası olmaktan çıkma, yetersiz konu… Bir anda parlayıp sönen saman alevi gibi olmasa da bir şeylerin yolunda gitmediğini gösterir sosyal medyadaki çan eğrisi. İkinci dalga için sağlam bir çalışma şart tabi.
Başka sosyal medya parametrelerine ise kısaca şunları örnek verebiliriz:
1) Reklam verme
2) Gündeme uyum sağlama
3) Etiketler gibi aracılarla daha fazla görünürlük elde etme
Sosyal medyada başarı elde etmenin yolu yine matematiğe çıksa da bizce en az matematik kadar olmazsa olmaz bir kural daha var: İlkeli duruş. Bilim ve matematik adına çıktığımız bu yolda bizimle kalın!
Kaynakça:
Comments